• Telefon 0424 225 34 43

GEBELİKTE GÖRÜLEN YAYGIN RAHATSIZLIKLARA YAKLAŞIM

 Ana Sayfa / Duyurular / GEBELİKTE GÖRÜLEN YAYGIN RAHATSIZLIKLARA YAKLAŞIM
GEBELİKTE GÖRÜLEN YAYGIN RAHATSIZLIKLARA YAKLAŞIM

GEBELİKTE GÖRÜLEN YAYGIN RAHATSIZLIKLARA YAKLAŞIM

Gebelikte görülen yaygın rahatsızlıklar

Mide bulantısı

•Hemen hemen her gebe kadın mide bulantısından şikayet eder.

Genellikle 5-7.haftalarda başlar ve 9-11.haftalarda en kötü durumdadır.

Semptomların geçmesi genellikle 14.haftada bildirilir.

•Mide bulantısı belirli ilaçlarla azaltılabilir (meklozin 25 mg × 2, vitamin B610–25 mg × 3, antihistaminikler, prokloroperazin, metoklopramid), ama etkinlikleri konusunda kuvvetli bir kanıt yoktur.

Birinci basamak sağlık hizmetlerinde, mümkün oldukça farmakolojik olmayan müdahaleler aranmalı ve sunulmalıdır.

•Böyle önlemler arasında yeterli istirahat, irritan kokulardan, tat ve durumlardan kaçınma, düzenli küçük ara öğünler ve psikiyatrik destek vardır.

•Hiperemesis gravidarumun ciddi olgularında hospitalizasyon gerekebilir.

•Mide yanması,

büyüyen rahim mideye mekanik basınç uyguladığı ve gastroözofageal sfinkter gevşediği için gebeliğin son dönemine doğru yaygındır.

•Genellikle bütün gereken, irritan olmayan gıdaların küçük ama sık öğünlerde tüketilmesidir.

•Ciddi olgularda antiasitler , sukralfat, H2-reseptör antagonistleri veya proton pompası inhibitörleri kısa bir süre için reçete edilebilir. Kabızlık

•Gebelik düz kasların gevşemesine yol açar, ve bu yüzden kabızlığa meyli arttırır.

•Yeterli miktarda egzersiz ve liften zengin bir diyet önerilir.

•Kitle arttırıcı laksatifler ve gerekirse, laktüloz ve magnezyum sütü gibi ozmotik laksatifler de kullanılabilir.

Kramplar

•Çok az iyi çalışma datası vardır , ama pek çok hasta kalsiyum (500–100 mg/gün) veya magnezyumla (250–500 mg/gün) bir iyileşme bildirmişlerdir.

Baş ağrısı ve migren

•Gebelikteki rahatsızlıkların çoğunda olduğu gibi, birinci basamak öneri farmakolojik olmayan bir müdahale olmalıdır: istirahat, sağlıklı yaşam tarzı, irritanlardan kaçınma, boyun ve omuz masajı ve fizyoterapinin sunduğu başka önlemler.

•Ciddi olgularda ilaç düşünülmelidir. Parasetamol, tek başına veya kodein ile birleşmiş olarak, ilk basamak analjeziğidir. Ibuprofen ve ketoprofen de geçici olarak kullanılabilir. Ancak gebeliğin geç dönemlerinde büyük dozlardan kaçınılmalıdır.

•Ciddi migren ataklarının tedavisinde sumatriptanın, fötus veya gebelik için problemlere yol açtığı bulunmamıştır.

•Ergotamin ürünleri kontrendikedir.

•Metoklopramid ve B6 Vitamini gibi mide bulantısı tedavisinde kullanılan ilaçlar migreni de azaltabilir. Migren profilaksisi için metoprolol, nifedipin veya magnezyum kullanımı düşünülebilir.

Depresyon

•Normal bir gebeliğin gelişmesi esnasında, anne genellikle korku, endişe ve neşesizlik de yaşar. Ancak gebelik esnasında patolojik anksiyete, panik bozukluklar veya depresyon tanımlanmalı ve uygun tedavi sunulmalıdır.

•Uyarıcı belirtiler arasında erken kalkmayla birlikte uyku bozuklukları, sürekli iştahsızlık ve mide bulantısı, aşırı kötümserlik ve suçluluk duyguları yanında uygun olmayan bir şekilde umursamaz bir tavır veya bozulmuş bir oryantasyon bulunur.

•Eğer depresyonu tedavi etmek için ilaç gerekiyorsa, sitalopram gebelikte en çok kullanılan ilaçtır. Yeni doğanda geri çekilme semptomları yaygın olduğu için, eğer uygunsa tahmini doğum tarihinden birkaç hafta önce ilacın bırakılması veya dozunun azaltılması önerilir.

Alerjik rinit

•Gebelik esnasında gözlere veya burun deliklerine uygulanan topikal preparatlar kullanılabilir.

•Konvansiyonel antihistaminiklerden hidroksizin, bildirilen ciddi advers etkiler olmadan yaygın olarak kullanılmıştır. Ancak, yorgunluğa yol açar.

•Yeni antihistaminiklerin kullanımında deneyim azdır ve bu yüzden bunların kullanımı önerilemez. Ancak, hidroksizinin bir metoboliti olduğu için setirizinin kullanımı düşünülebilir.

Sırt ağrısı

•Fizyoterapi ve ergonomik danışmanlık sırt ağrısının tedavi ve önlenmesinde yararlıdır.

•Bel ağrısı olan kadınlar bazen stabiliteyi arttıran destek kuşakları ile başarılı şekilde tedavi edilmişlerdir.

•Eğer ağrı geceleri daha kötü oluyorsa, karna destek veren bir kama yastık denenebilir.

Beslenme

•Enerji gereksinimleri, normal dengeli bir diyet alarak genellikle karşılanır. Eser elementlerin yeterince alındığından emin olmak için diyetin besin değerine dikkat edilmelidir.

•Diyetleri kısıtlanmış olan veya yetersiz beslenen, özel bir diyet takip eden veya fazla kilolu olan kadınlara özel ilgi gösterilmeli ve diyet tavsiyeleri verilmelidir.

•Anne, çocuğunda bir alerjinin oluşmasını engellemek amacıyla antijenden kaçınma diyetine başlamamalıdır.

•Profilaktik demir takviyesi hakkında çelişkili fikirler vardır. Gebelik esnasında rutin olarak uygulanan demir takviyesi, perinatal olarak ve 6 hafta postnatal olarak düşük Hb insidansını azaltır ama anne ve çocuğun iyiliği ile ilgili data yoktur

•Gebe kadınların ortalama üçte birinin demir depoları önemli derecede düşüktür ve demir takviyesi en azından bu hasta grubu için düşünülmelidir.

•Eğer alınan diyet dengeli ve yeterli ise folik asit alımı genellikle yeterlidir •Nöral tüp kusurlarını önlemek için folat takviyesi aşağıdaki durumlarda gereklidir: ◦Günlük 0,4 mg (tablet) folik asit takviyesi

◾Folik asit eksikliğine, fenitoin veya barbitürat gibi bazı antiepileptikler, sulfonemidlerin uzun dönem kullanımı, bağırsak emilimindeki bozukluklar (örneğin çölyak hastalığı), fazla alkol tüketimi veya dengesiz bir diyet yol açabilir.

◾Folik asit takviyesi, Tip 1 diyabetli kadınlarda ve klomifen, valproat ve karbamazepin tedavi ile bağlantılı olarak düşünülebilir. Eğer bir nöral tüp kusurları soy geçmiş öyküsü varsa da düşünülebilir. ◦Günlük 4 mg (tablet) folik asit takviyesi

◾Eğer nöral tüp kusurlu bir çocuk sahibi olma riski ortalamadan yüksekse.

◾Eğer yakın akraba öykülerinde (ebeveynlerin etkilenmiş bir çocuğu, ebeveynlerden birinin başka bir eşten olan etkilenmiş çocuğu ve anne veya babanın kendilerinin etkilenmiş olması) nöral tüp kusurları varsa. ◦Yüksek riskli aileler, gebelik planlanır planlanmaz genetik danışmaya sevk edilmelidir.

•Takviye, tıbbî gözetim altında yapılmalıdır. Hasta, takviye öncesinde ve gerekirse takviye esnasında B12 vitamini eksikliği için test edilmelidir.

•Reçete edilen takviyenin dozu reçeteye açıkça işaretlenmelidir çünkü tablet büyüklükleri arasında büyük fark vardır.

•Folik asit takviyesi, gebe kalmadan önceki âdet döngüsü esnasında başlatılır ve gestasyonun 12.haftasının sonuna kadar devam ettirilir.

•Folik asit, nöral tüp kusurları insidansını düşürür ama multivitamin ürünlerinin tüketiminin böyle bir etkisi yoktur .

•D Vitamini takviyesi, 10 µg/gün olarak kış aylarında, özellikle güneşsiz iklimlerde, bütün gebe anneler için tavsiye edilir.

Egzersiz

•Gebelik esnasında egzersiz, annenin formda olma seviyesinin korunması amacıyla yapılan, hoş bir aktivite olmalıdır (Aerobic exercise for women during pregnancy)

•Anneye “bedenini dinlemesi” tavsiye edilmelidir. Özellikle geç dönem gebelikte kaçınılması gereken aktiviteler arasında yüksek riskli sporlar ve rahmi bastırabilecek veya sıçrama hareketlerine maruz bırakabilecek egzersiz formları vardır.

•Eğer anne komplikasyon yaşarsa, egzersiz miktarının kısıtlanması gerekebilir.

Cinsel yaşam

•Normal gebelikte cinsel ilişki tehlikeli değildir.

•Eğer annede vajinal kanama varsa veya tıbbî öyküsü erken doğum riski düşündürüyorsa ilişki önerilmez.

Sigara kullanımı

•Nikotin plasentayı kolaylıkla geçer ve fötus anne ile aynı konsantrasyona maruz kalır.

•Sigara kullanan annelerin yeni doğanları genellikle huysuzdur ve çok ağlamaya meyillidirler.

•Erkeklerde, nikotine fötal maruz kalmanın, gelecekteki sperm üretimini azalttığı gösterilmiştir ki bu da daha sonra çocuk sahibi olmada problemlere yol açabilir.

•Sigara plasenta fonksiyonunu bozar ve plasenta abrupsiyonu riskini arttırır. Sigarayı bırakma, plasenta fonksiyonunda bozuklukların ve fötusta düşük ağırlığın dikkat çektiği durumlarda özellikle önemlidir.

•Nikotin replasman tedavisi gebelikte kullanılabilir. Kısa etkili preparatlar önerilir

Alkol

•Gebelikte, haftada en fazla bir defa bir standart içkinin zararlı olduğu gösterilmemiştir.

•Alkol plasentayı rahatlıkla geçer ve fötal konsantrasyonlar anneninkinden bile yüksek olabilir.

•Erken gebelikte ağır alkol tüketimi ve özelikle sarhoşluk kardiyak ve ekstremitelerde malformasyonlara yol açabilir.

•Gebelik fark edildikten sonra ağır alkol tüketimine devam edilmesi (birinci trimestreden sonra), büyüme yetersizlikleri, mikrosefali, farklı nörolojik semptomlar, gelişimsel yetmezlikler ve anormal yüz özelikleri ile karakterize olan fötal alkol sendromuna (FAS) neden olabilir.

•Uzman konsültasyonu her zaman akla gelmelidir.